Nere de mutluluk...?
En komik en konuşkan en şakacı olduğum zamanlarda yaptığım tek şey düşüncelerimi savuşturmak aslında. Hayatın alabildiğine basit bir amacı var. Doğmak üremek ve ölmek . .Sürdürülebilirlik. Doğmak ve üremek arasını çok uzattığımız için yaşamımıza bir anlam katmaya çalışıyoruz . Veeee hedefler ...
Villa da oturduğunuzda ya da bir gece kondu da değişen tek şey konfor ama bu mutluluk değil. Havyar yiyip şampanya da içebilirsiniz ya da kuru ekmek ve su da… Yine konfor yine mutluluk değil. Çok para kazanıp bir o kadar harcayabilirsiniz, bu size anlam katmaz konfor sağlar yine mutluluk değil. Mutluluk her zaman "an"lar da saklı ve sürdürebilirliği an ile sınırlı. Daimi mutluluk yok … Konfor da onun yoldaşı değil. Yanlış yoldayız özetle sistem köleleriyiz . Mutsuzluğumuza hedefler biçim rollere bürünüp bir şeyler olma çabasındayız ki toprak olmaktan öte çaremiz yokken. Etrafıma bakıyorum etrafımdaki insanlara. Daha çok para kazanmak hep kazanmak asla yitirmeden çok kazanıp bol harcamak hedefleri.
Biri bana neden çalışmaya ihtiyacın yok ya da daha fazla kazanmaya demişti . Sürdürülebilirliğim var çünkü dedim . Bir evim ve kafi bir gelirim ..
Ama kızın dedi yetebiliyorum dedim.
Masrafları artacak dedi onu o gün düşünürüm ama paranın beni çirkinleştirmesine para için kendimden ödün vermeye itiraz var dedim . Hafif hakaret gibi oldu belki bilmiyorum ama hedefim bu değildi.
Ferrarim yok ama bir şahin işimi görürdü. Ferrarim hiç bir zaman olmayacak… Bir gün ferrari alacak param olsa bile almam çok merak edersem bir günlüğüne kiralarım. Özetle bilge değilim olmayanı satamam…
Çiçek yetiştirebiliyorum… Yeşeriyorlar, uzun süre sulanmayan çiçeklerim inadına coştu Faturalarımı beni ezen borçları biliyorum pek de umursamıyorum yine . Ödeniyor ödenir öderim. Ödemiştim. Kızımın tüm ergen usluğu zeka küpü laf ebeliği yeni başladığı büyüklük çaka denemelerine bakıyorum . Bazen çileden çıkartsa da dinlendiğini önemsendiğini hissettiğinde ve duygusal terminatör olarak duygulanıp gözleri dolduğunda en çok da mutluluktan hafif ağladığında işte o an mutlu oluyorum. Mutluluktan ağlaya bilenler var hala çocuk bile olsa bu önemli.
Evden çıktığımda kedileri gördüğüm de atlattıklar bir gün için daha seviniyorum . Mutluluk o anda
Parkta gülen çocukları. Akdere dolmuşuna binip kulaklıklarımı takıp kitabımı açıp, dinlediğim müziğin tam ortasında babasına, seni çok seviyorum diyen kızı duyduğum da bir yerlerde hala umut var diyorum . Mutluluk o kızın ta kendisinde …
El ele dolaşan sevdalıları gördüğümde sevginin geçemeyeceği engel aşamayacağı dağ olmadığını bildiğimden yüzüme huzurlu bir tebessüm yayılıyor. Mutluluk aşkta ..
Ben kendi mutluluğumu huzurla biçimlendirdim aslında . Huzurlu olduğum her anda mutluluk işte orda o anda.
Özetlemek gerekirse .... Mutluluk kazandıklarınızda değil yaşadıklarınızda…
Doğru yere bakmaya devam edin …
Yorumlar
Yorum Gönder